25 Nisan 2008 Cuma

Mukaddesatçı Türk ve Aksiyon



Mukaddesatçı Türk ve Aksiyon

Lüpçü olmak hastalığına müptela, bugünün güyya milliyetçi ülkücü ayak uydurmacı stratejik düşünebilen dahi liderleri ne anlar bu dilden!...

Ellerinin altına olmak ve oldurmak için koşan milyonlarca genci, batılı hayat tarzına karşı güyya tavır kisvesi altında, zıddından devşirmek marifetinden başka ne yaptı bu hanım amcalar.
Başyücelik Devlet'inin Şanlı ordusunun baş otağını temsil eden Başbuğ'luğun madde ve mana şartlarından habersiz, tüm imkânlarını istikbalin inşaacı gençliğini yoğurmakla vazifeli bu şerefli makamla ne alakaları var bu hayasız cahillerin!...
Sadece en gizli ve derin bir taktik dehasıyla, mevcut imkânları istismar ederek, ocak ocak kendi öz nizamına geçit gençlik olmaya ne kadar da hazırdı tertemiz Anadolu evladı!.. Böylesi bir marifetin ve taktiğin sahibiyiz edalı alçaklar kumpanyası, Anadolu evladını yabancı ruhların mahremlerinden, yabancı akılların delhizlerinden, yabancı ellerin marifetinden doğmuş, namahrem düzenine hizmet ettirdin, hatta saçları kirpi, belleri zilli, öz yasası şeriatına düşman ettin, ettirilmesine güldün geçtin. Atamız boşuna pak diline mal etmemiş "hain" ve "düşman" diye zıddını işaretlemek için. Senin dilinde o kadar çok pelesenk oldu ki, hatta sen bunu öylesine yalama ettin ki, maddesine ve manasına kıydığın gibi Türk'ün, dilininde böyle ırzına geçtin.

Boşuna değil Ey Mukaddesatçı Gönüldaşlarım, atalarımızın "hain" ile "düşman"ı ayırması. Seni bir sonraki aşamada kendi öz kavganı vermek için, şimdilik kaydıyla, ertelenmiş öz savaşına yol olsun, yol bulabilesin diye, işte tamda bu hakikatin perdeleyici diliyle zehirlediler. Geçti şimdi o savaş, geçti o tehlikesi vatanın ve milletin. Ya şimdi hani bizim öz savaşımız, bu rezil ve hayasız Garbın akını değil yaşadığımız, Garblılar doğurdu tertemiz analarımız, Garblının tohumuna bekçilik etmiş olduk. Ya şimdi hani bizim öz savaşımız, hem komünizme, hem kapitalizme, hem her türlü emperyalizme karşı? Komünizme karşı öl, öldür, aksiyon diye ertelenmiş, iple çektirilen öz savaşımız, öz nizamımıza doğru savaşımız, öylesine ertelendi ki, ruhumuzu çaldılar, emperyalizim ve kapitalizimin kucağından sırıtıyor yüzleri lider bellediğimiz pezevenkler!..

Fikir!!! Ey Mukaddesatçı Türk, anlıyor musun? Fikir, yani bütün karşı oluşlarımızın istinat noktası, uğruna can alıp can verdiğimiz Türk'ün İslam Nizamı, kardeş milletlerin göğsünü ferahlandıracak !.. Sana Allah, ana, baba, karındaş, vatan ve şeref adına yeminin en büyüğü ile söylüyorum ki, emperyalizim kullanmış oldu, Allah, ana, baba, karındaş ve vatan ve şeref ve namus duygunu!.. Fikir dedim Ey Mukaddesatçı Türk, bunu anlıyor musun?

İki dev arasında (kapitalizim ve marksizim) mahremini kirletmek isteyenlere karşı, ilk önce şunun işini hal etmeliyiz diyenlerin arasından, kavgasını kozmopolit, sahte, emperyalist kuklası yavşaklara karşı yükselten, yükseltmeye davet eden kim var? Allahsız komünist diye yeri göğü inleten, gel benimle, bu vatan borcudur diyen bu münafık ağızlılar niye bügün mukaddesatının ırzına geçen Allahsız kapitalistlere karşı, Allahsızlık damgasını olanca şiddetiyle vuramıyor?

Aksiyon !!! Anlıyor musun Ey bu vatanın öz evladı sana helal bu vatan, yani senin mana ve iman damarlarınla bağlı olduğun, diğerlerinin yabancılaşmış, yavşaklaşmış hallerine bir bak!... , sadece o yüzden senin bağlısı olduğun milyarlaca dedenin yattığı ve bir deniz gibi, deprem gibi altında dalgalandığı için bu vatanın toprağı, sana helal bu vatan!.. Aksiyon işte bunun için, aksiyon içeriden ve dışarıdan.
Fikir ve Aksiyon !!!... Anlıyor musun Ey İnanmış Peygamber kuzusu pak ve temiz analar dolu diyarın çocuğu!.. Fikrinin hakkını ver, fikir mimarının!.. Aksiyonun hakkını ver, aksiyon mimarının!.. Sen öz yurdunda garipsin, hem vallahi, hem billahî öylesine garipsin ki, bir lahzâ hüznünü def etmek için uğruna kurban olduğumuz Allah Rasulü hakkı için, işte bu kadar büyük yeminlerle, en ücra köşesinde bir zamanlar yuvalanmış imanını ispat etmek mecburiyetinde kalıyoruz.
İşte seni bu hale getiren kim? Bunu düşün. Hepçi ol, Lüpçü olma!.. Lüpçü muvaazacı münafıklardan lider olmaz, hesap kitap yapa yapa korkusundan düşmanın veya hainliğinden mi desem, ne farkı var ayrıca ha öyle ha böyle, senin bu vatan ve millet!.. Başından, ayağının toğuğuna kadar, Ağrının zirvesinden, Konya'nın ovasına kadar, Allah ve Rasul'ünün, Allah ve Rasulü'nün olsun diye şehid düşen milyarların... Çoğunluğun hakkı diyorlar sana, saygı duy diyorlar, yol demokrasi diyor lider kılıklı sünepe tipler sana. Ya Allah ve Rasulü'nün, ya milyarlaca şehid müslüman milletimin hakkına el atılıyorsa, ırzına geçiliyorsa bu temiz toprağın ve gençliğim devşiriliyorsa da mı saygı be ahmak!.. Çoğunluk biziz, çünkü biz iman ediyoruz şehidlerin ölmediğine!!! Gözlerine iman edenlerin göremediği milyarlaca şehidimiz, kara topraktan sandıklarına basmışlar Şeriat mührünü, seçimi biz kazandık niye diyemiyorlar.

Anlıyor musun? Deden niye "hain" ile "düşmanı" ayırmış. Hain çünkü münafıktır, yalancıdır, mantığa uydurur yalanlarını ve sen terini akıttıktan, canını verdikten sonra kusar küfrünü pis sırıtan ağzından.
İşte bunu anladığın gün olacaksın asıl Ülkücü, muhtevası Allah Şeriatının en yüce olması olacak bileğinde patlayan süratları, milyarlarca şehidinin şu dünyadan daha sahici yüzlerinde belirecek gülümsemesi.

Sen Ülkücü değilsin şu halinle, lüpçüsün, yavşaklaşmış, her mukaddes fikri kusan şuurunla işte vatan şahid buna. Düşün, bütün yüreğimle, damar damar gerilen vücudumla ve hıncımla, düşün. Fikret, zikret, cihadet. Fikrini bul, zikrini bul, cihadını bul. Önce bunu düşün. Kafanı kaldırdığında dallacağın uyuşturucu ve pörsütücü havayı unutma. Zehirli bu hava, kafa karıştırıcı, zihin kontrolü görüyor musun? Bütün bu mantıklı ve hesaplı dünya gerekleri zamanında, bu koşuşturma altında bütün bir tarih yanıyor!!!! Olmaz böyle, biraz uymak lazım, zaman bu zaman diyenlere inama, Allah'a inan.
Söz yalama oldu. Ey Mukaddesatçı Türk Gençliği bunu iliklerine kadar his ediyorsun, avutuyorlar seni !..

Fikir ve Aksiyon!.. Anlıyorsun.
Sedat Öztürk

Hiç yorum yok: